Pg Art Gallery, 13 Kasım - 20 Kasım 2024 tarihleri arasında Hasan Pehlevan’ın "Yeniden Sunum: Form, Matematik ve Görsel Algı" isimli kişisel sergisine ev sahipliği yapmaktan mutluluk duyar.
Pehlevan’ın “Yeniden Sunum” sergisi, matematiksel formüller ile fiziksel formların ilişkisini ele alarak soyut düşüncenin somut dünyaya nasıl dönüştüğünü keşfe çıkıyor. Bu sergi, sanatsal formun yapı taşlarını yeniden düşünmeye ve izleyiciyi görsel dilin aritmetiği ile yüzleşmeye davet ediyor.
Pehlevan’ın eserlerinde, matematiğin kusursuz düzeni ile sanatın organik kaosu bir araya geliyor. Eserler, geometri ve form arasındaki etkileşimi sorgularken, aynı zamanda izleyicinin algısında bir oyun yaratıyor. Bu sergide “yeniden sunum” kavramı, biçimlerin ve yapıların yeniden yorumlanması ve her izleyicinin kişisel deneyimi doğrultusunda farklı anlamlara kavuşması üzerine inşa ediliyor. Matematiksel kesinlik ile sanatın belirsizliğinin kesişiminde duran Pehlevan, her eserinde izleyiciyi görsel bir problemle karşı karşıya getiriyor. Sanatçı, “yeniden sunum” ile yalnızca formların yeniden oluşturulmasını değil, izleyicinin algısal süreçlerinin ve düşünce sistemlerinin de yeniden yapılandırılmasını öneriyor.
“Yeniden Sunum” sergisi, matematiksel formlar ile sanatsal üretim arasındaki ilişkiyi keşfederek, izleyiciyi formun yeniden sunumuna dair bir düşünsel yolculuğa davet ediyor. Bu sergi, çağdaş sanatın matematiksel yapıların estetikle nasıl buluştuğunu inceliyor; şekillerin, oranların ve geometrik dizilerin sanat eserlerine nasıl entegre edildiğini sorguluyor.
Matematiksel form, insan algısının ötesinde, evrenin temel düzenleyici ilkesi olarak var olur. Sanat, bu soyut dili somutlaştıran bir araçtır; nesnelerin, yüzeylerin ve hacimlerin, düşünsel bir oyuna dönüştüğü bir alan yaratır. “Yeniden Sunum” sergisinde hasan pehlevan eserlerinde bu formülleri, geometriyi ve oranları yeniden yapılandırarak izleyiciye tanıdık olanla bilinmeyen arasında bir denge sunuyor.
Bir üçgenin basitliği veya altın oran gibi klasik matematiksel ilkeler, bu sergide bambaşka boyutlarda ele alınıyor. Sanatçılar, bu yapıların sınırlarını zorlayarak, onları yeni formlarda ve anlam katmanlarında yeniden sunuyor. Örneğin, dijital sanat pratikleri ile fiziksel formu bir araya getiren işler, algoritmaların estetik yapılar yaratmadaki gücünü gözler önüne seriyor. Bununla birlikte, elle yapılan çalışmalar, matematiksel düzenin doğanın kaotik yapısıyla nasıl iç içe geçtiğini gösteren eserlerle formun organik bir şekilde varoluşunu hatırlatıyor.
Bu sergi aynı zamanda formun sadece matematiksel bir kavram olmadığını, aynı zamanda insan deneyiminin, algısının ve duygularının da bir yansıması olduğunu ortaya koyuyor. Bir form, hem soyut bir matematiksel gerçeklik hem de kişisel bir anlatı olabilir. “Yeniden Sunum”, izleyiciyi, formların bu çok katmanlı yapısının içine çekerken, onları sıradan algı sınırlarının ötesinde düşünmeye teşvik ediyor.
Eserlerde sıkça karşılaşılan tekrarlar, diziler ve simetriler, sadece estetik bir tercih değil; aynı zamanda bir sistem, bir düzen arayışı olarak karşımıza çıkıyor. Matematiğin kesinliği ile sanatın özgürlüğü arasındaki bu gerilim, serginin ana temasını oluşturarak, sanat ve bilim arasındaki diyalogun ne denli derin olabileceğini gösteriyor.
“Yeniden Sunum”, formun matematiksel sınırları ve bu sınırların çağdaş sanat aracılığıyla nasıl yeniden yorumlanabileceği üzerine bir düşünme alanı açıyor. İzleyicilere, sanat ve matematik arasındaki ince dengeyi keşfetme fırsatı sunan bu sergi, aynı zamanda formun sanatın özünde nasıl evrildiğini gözler önüne seriyor.
Bu kavramsal çerçevede, eserler birer “çözüm” değil, sonsuz sayıda “soru” sunar; bu sorular matematiğin ve estetiğin bir arada dans ettiği bir deneyim sunar. Pehlevan’ın sanatı, formu yeniden düşünmeye, ona matematiksel bir gözle bakmaya ve anlamı tekrar tekrar yeniden oluşturmaya çağırıyor.