Ayşe Wilson ‘Little Friends’ başlıklı sergisiyle 11 Haziran – 3 Temmuz tarihleri arasında Pg Art Gallery’de izleyiciyle buluşuyor.
Wilson son çalışmalarında yine bebeklik ve çocukluk, masumiyet ve deneyim arasındaki o ince çizginin altını kazımaya devam ediyor. Çalışmalarında çocuklar ve tavşan kızlar gibi canlı ya da donut’lar ve gökkuşağı gibi cansız figürler aracılığıyla daima basit biçimlerin arkasına saklanmış olan karmaşıklıklar fikrini yineliyor.
Bulmuş olduğu fotoğrafların ya da kendi hayal gücünün imajlarıyla çalışan sanatçı, çalışmalarında monokrom arka planlarda tek başlarına ya da gruplar halinde bulunan çocukları resmediyor. Wilson grup kompozisyonlarında okul fotoğraflarını, yüzme takımlarını, koro topluluklarını, düğün partilerini ve geçiş dönemi ritüellerini konu ediyor.
Yakın dönemdeki çalışmalarında sanatçının figürlerin arka planlarında kullandığı duvar imgesi ayrılma/bölünme fikrini portreliyor. Bu durum akıllara bu duvarın bir güçlendirme öğesi mi yoksa bir sınırlayıcı mı olduğu sorularını getiriyor.
Bu çalışmaların çoğunda Wilson figürlerin arka planlarını “az-boyalı” olarak bırakmayı tercih ediyor. Geleneksel resimde “imprimatura” denen bu teknik, tuvali imprimatura denen bir boya katmanı ile kaplamak anlamına geliyor. Toprak tonlarından bir renkle boyanan beyaz tuval transparan, eşit tonlanmış ve ışık ve karanlıkla daha iyi oynamaya müsait bir alana dönüşüyor. Wilson çalışmalarının büyük kısmında temel imprimatura katmanını olduğu gibi bırakmayı tercih ediyor. Çalışmaların bu halinin eski resimleri hatırlatıcı bir atmosferi olduğuna inanıyor. Bu “bitmemiş” katmanın görüntüsünü ham, spontane ve savunmasız buluyor. Çalışmalarında hatıra ve nostaljinin büyük rol oynadığı sanatçı yaratmış olduğu imajların da tıpkı bize en yakın olan hatıralarımız gibi aynı zamanda hem ön hem de geri planda var olabilmesini ümit ediyor.